Dönemin en güçlü devleti İngiltere, Osmanlı devletinin parçalanmasını onaylıyordu. Alman gizli servisleri bu haberi genç subaylara ulaştırdılar. II. Abdulhamid'in siyasetini yersiz bulan ve ancak yeniden anayasalı bir monarşiye dönülmekle yurdun kurtarılacağına inanan İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin asker üyeleri, 1908 yılının Temmuz ayı içinde saraya başkaldırdılar. Padişahın bu hareketi bastırma girişimleri işe yaramadı. Sonunda, II. Abdülhamid kapalı bulunan parlamentoyu yeniden toplama kararı aldı. Mebus seçimlerinin yeniden yapılması kararlaştırıldı. Seçimler yapıldı ve Parlamento 17 Aralık 1908'de açıldı. 31 Mart Olayı üzerine II.Abdülhamit tahttan indirildi. Anayasada önemli değişiklikler yapılarak parlamenter sisteme yönelindi. Hükümet meclise karşı sorumlu kılındı
II. Meşrutiyetin ilanı 33 senelik diktatörlük ile memleketi idare eden II. Abdülhamid'in işine gelmedi. Abdülhamit, Selanik'ten İstanbul'a gönderilen Avcı taburları, Ordudan atılan alaylı subaylar arasında geniş bir propaganda yaptırdı. Askerlere ve subaylara gizliden gizliye para dağıtarak onları kışkırttı; bundan cesaret alan Avcı taburları Taşkışla'da, subaylarını hapis ederek ayaklandılar. Adliye Nazırı Nâzım Paşa, Hüseyin Cahit Bey'e benzetilerek, Lazkiye Mebusu Arslan Bey ile birlikte ayaklananlar tarafından öldürüldü. 11 gün devam eden ayaklanma Selanik'ten gelen Hareket Ordusu tarafından bastırıldı
HAREKAT ORDUSU
II. Meşrutiyetin ilanından bir sene sonra 31 Mart Olayı olarak bilinen ayaklanmayı bastırmak için, İttihatçılar Selanik'ten Mahmut Şevket Paşa Komutasında bir kuvvet gönderdiler. Bu ordunun Kurmay Başkanı Mustafa Kemal'di. Hareket Ordusu olarak bilinen bu kuvvetler İstanbul'a dört koldan girdi. II. Abdülhamid'in kışkırtmalarıyla ayaklanan Avcı Taburları'nın bulunduğu kışlalara kısa bir çarpışmadan sonra hakim olan Hareket Ordusu Yıldız Sarayını kuşattı. II.Abdülhamid'i tahttan indirerek Selanik'e sürdü
V. MEHMED REŞAD ( 1909 - 1918)
Abdülmecid'in, Gülcemal Kadınefendi'den 1844 yılında doğan oğludur. Babasının ölümünden sonra kardeşleri Abdülaziz, V. Murat ve II. Abdulhamid devirlerinde çok sakin bir hayat sürdü. II. Abdulhamid tahta çıkınca veliaht oldu. Sessiz sedasız, yumuşak, merhametli ve kibar bir adamdı, mevlevi idi. II. Abdülhamid'in 1909'da tahttan indirilmesi üzerine ittihatçılar tarafından padişah ilan edildi. Devri savaşlarla geçti, uysal bir padişah olduğu için pek devlet işlerine karışmadı. İdareyi ittihatçılara bıraktı. Her dediklerini yerine getirdi. Devrinde Trablusgarp, Balkan ve I. Dünya Savaşları oldu. Bütün bu savaşlar aleyhimize neticelendi. 1. Dünya Savaşının son yılında hastalandı. Kısa bir müddet yattıktan sonra 1918 yılında öldü. Eyüp'te iskele civarına yaptırılan türbesine gömüldü.
VI. MEHMED VAHİDETTİN (1918-1926)
Son Osmanlı Padişahı Vahidettin, ağabeyi V. Mehmed Reşad'ın ölümü üzerine, 1918 yılında padişah oldu. İttifak Devletlerinin, galip devletlerden barış istemeleri üzerine çok ağır şartlar taşıyan Mondros Mütarekesini imzaladı. Mondros Mütarekesinden sonra işgaller başladı. Anadolu'da işgallere karşı direnişe geçen milli birliklere karşı Hilafet Ordusu ve Kuvay-ı İnzibatiye birliklerini oluşturdu. Sevr Antlaşmasını imzalayan Vahidettin, Milli birliklerin Yunanlılara üstünlük sağlamaları üzerine, İngiliz orduları başkomutanı General Harrington'a başvurarak İngiltere'ye sığınmak istedi. 17 Kasım 1922 gecesi Malaya isimli İngiliz zırhlısıyla Malta'ya, oradan da Mekke'ye gitti. İtalya'da Cenova'ya yerleşti. San Remo'da öldü. Şam'da Sultan Selim Camiinin avlusuna gömüldü